Sit Alanları Nedir?

Sit Alanları Nedir

Sit Alanları Nedir?

Sit alanı, kültürel, tarihi, arkeolojik veya doğal değere sahip olan bölgelerin korunması amacıyla belirlenen ve yasal düzenlemelerle yapılaşma ve kullanımın sınırlandırıldığı özel alanlardır.

Sit alanları, kültürel ve doğal varlıkların korunmasına yönelik yapılan düzenlemelerdir ve 4 ana kategoriye ayrılmaktadır:

Arkeolojik sit, doğal sit, kentsel sit ve tarihi sit. Bu alanlar, hem Türkiye’nin hem de dünya kültür mirasının önemli parçalarını oluşturur ve bu nedenle çeşitli yasal düzenlemelerle koruma altına alınmıştır. Aşağıda sit alanlarının türleri ve özellikleri detaylı şekilde ele alınmıştır.

1. Arkeolojik Sit Alanları

Arkeolojik sit alanları, geçmiş uygarlıkların yer altında, yer üstünde veya su altında kalan eserlerinin bulunduğu ve korunmaya değer kültürel miras alanlarıdır. Arkeolojik sit alanları üç farklı derecede değerlendirilir:

  1. Derece Arkeolojik Sit Alanı: Bu alanlar, bilimsel araştırmalar dışında herhangi bir müdahaleye izin verilmeyen alanlardır. Yapılaşmaya kesinlikle izin verilmez ve bu alanlarda taş, toprak, kum çıkarılması yasaktır. Mülkiyet sahipleri, Koruma Kurulu’ndan izin alarak tevhit (birleştirme) veya ifraz (parsel ayırma) işlemleri yapabilirler.
  2. Derece Arkeolojik Sit Alanı: Bu alanlar, belirli koşullar altında korunmaya devam eden ve kullanılmasına izin verilen bölgelerdir. Yapılaşma yasağı devam etmekle birlikte, mevcut tescilsiz yapılarda basit onarımlar yapılabilir.
  3. Derece Arkeolojik Sit Alanı: Bu alanlar, kontrollü yapılaşmaya izin verilen alanlardır. İnşaat izni alabilmek için sondaj kazısı yapılması zorunludur. Kazı sonuçlarına göre Koruma Kurulu, inşaat izni verebilir.
  • 1. derece arkeolojik sit alanında yapılaşma kesinlikle yasaktır.
  • 2. derece arkeolojik sit alanında mevcut yapılarda sınırlı onarım yapılabilirken, 3. derece arkeolojik sit alanında kontrollü şekilde yapılaşma mümkündür.

2. Doğal Sit Alanları

Doğal sit alanları, insan etkisi olmaksızın doğal süreçlerle oluşmuş, ender ve korunması gereken doğa alanlarıdır. Bu alanlar da üç farklı derecede sınıflandırılır:

  1. Derece Doğal Sit Alanları: Kesinlikle korunması gereken ve mutlak koruma altına alınmış hassas alanlardır. Bu alanlarda yapılaşma ve doğal yapıyı bozabilecek her türlü faaliyete yasak getirilmiştir.
  2. Derece Doğal Sit Alanı: Kamu yararına kullanımına izin verilen, ancak doğal yapının korunmasına öncelik verilen alanlardır. Belirli koşullar altında turistik tesisler ve tarımsal faaliyetler yapılabilir.
  3. Derece Doğal Sit Alanı: Sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım esasına dayanan alanlardır. Bu alanlarda yerleşim ve tarımsal faaliyetlere belirli koşullarla izin verilebilir.
  • derece doğal sit alanları tamamen korunmaya yönelikken, 2. derece alanlarda kamu yararı doğrultusunda sınırlı kullanıma izin verilmektedir.
  • derece alanlarda ise yapılaşmaya ve tarımsal faaliyetlere izin verilebilir.

3. Kentsel Sit Alanları

Kentsel sit alanları, tarihi şehirlerin özgün mimari dokusunu ve kentsel bütünlüğünü koruyan alanlardır. Bu sit alanları, sokak, mahalle veya kent bölgesi gibi, tarihsel ve kültürel değer taşıyan yerleşim yerlerini içerir.

Örneğin, Eskişehir Odunpazarı bölgesi kentsel sit alanı olarak kabul edilmektedir. Bu alanlarda koruma altındaki yapıların restorasyonu ve kentsel kimliğin bozulmaması önceliklidir.

4. Tarihi Sit Alanları

Tarihi sit alanları, tarihte önemli olayların geçtiği veya tarihi önemi olan yapıları barındıran alanlardır. Bu bölgeler, doğal yapılarıyla birlikte korunması gereken ve tarihsel değer taşıyan yerlerdir. Bozcaada Kalesi buna örnek gösterilebilir.

Sit Alanlarının Kamulaştırılması ve Derecelendirilmesi

Sit alanlarının kamulaştırılması sürecinde, özellikle 1. ve 2. derece arkeolojik sit alanlarının kamulaştırılması talepleri idare tarafından genellikle reddedilmektedir. Ayrıca, sit alanlarının derecesi belirlenirken, Koruma Kurulu yeterli hassasiyeti göstermeyebilir. Bu durumda, sit kararının yeniden gözden geçirilmesi için Koruma Kurulu’na başvuru yapılabilir ve sit derecesinin düşürülmesi talep edilebilir.

Örneğin, bir arsa üzerinde küçük bir tarihi kalıntı bulunmasına rağmen tüm arsanın sit alanı ilan edilmesi durumunda, sit derecesinin düşürülmesi için itirazda bulunulabilir. Sit derecesi düşürüldüğünde, 3. derece arkeolojik sit alanında inşaat yapılabilmesi için Koruma Kurulu’nun yeni bir imar planı hazırlaması gerekmektedir.

Sit Alanlarının Trampası (Takas)

Sit alanlarının trampası mümkündür ancak belirli koşulların sağlanması gerekir. Sit alanının hazine parseli ile trampa (takas) yapılabilmesi için sit alanının miras yoluyla veya ölüme bağlı tasarruf ile kazanılmış olması ya da satın alındıktan sonra sit alanı şerhinin konulmuş olması gerekmektedir. Sit alanı şerhi konulmuş bir yer, şerh konulmadan önce satın alınmışsa trampaya konu edilemez.

Sit alanları, hem tarihi hem de doğal mirasın korunması açısından büyük öneme sahiptir. Bu alanlar üzerinde yapılaşma, değişiklik veya kamusal kullanım sıkı yasal düzenlemelerle kontrol altına alınmıştır. Arkeolojik, doğal, kentsel ve tarihi sit alanları gibi farklı türde sit alanları, Türkiye’nin zengin kültürel ve doğal mirasını koruma amacıyla düzenlenmiş ve çeşitli derecelerde koruma altına alınmıştır. Koruma Kurulu tarafından verilen kararlar, bu süreçlerin temelini oluşturur ve sit derecelerinin belirlenmesi, yapılaşma ve kullanım izinleri gibi konularda hayati rol oynar.

Ankara Avukat hizmeti için bizimle iletişime geçebilirsiniz. BB Hukuk Danışmanlık olarak hukuki tüm süreçlerinizde sizlere destek veriyoruz.

Bülten

Bültenimize Abone Olabilirsiniz

Çalışma Saatlerimiz
Pazartesi - Cuma

09:00 - 18:30

Cumartesi

10:00 - 17:00

Pazar

Kapalı

Call Now Button